
Nilgün Marmara ve Kadın Özne Sanatçı Kimliğinin İntiharı hakkında bir izdüşüm “ Bir dönüştü tekrarlanan Ruhlanan bardaklarda şarap tadardık Unutanlardan değil, hatırlayanlardık.” Nilgün Marmara, Daktiloya çekilmiş şiirler, Çan Örtü, 34. Kırılgan, hassas bir ruh, kendisini hiç tanımasam da şiirlerinden anlıyorum bunu. Lale Müldür ile bir gece Nilgün Marmara’nın ölümünü anma gecesinde İstiklal caddesinde sol tarafta bulunan bir cafe’de adını hatırlamıyorum, onun şiirlerini ve kendisinin en yakın dostlarından biri olarak Lale Müldür’den dinledim. Kadın Sanatçı olmak her zaman tarihin her döneminde zordu, çünkü kadın varlığı erkeğin ikincil konumunda erkeğe göre biçimlenmiş bir formdaydı. Lale Müldür kendisini bu konuda suçlu hissediyordu bir dost olarak, genç bir kadın şaire ve tam üretken olabileceği bir zamanda hayatını noktalıyor. En yakın dostları bunu fark etmiyor bu anlaşılması zor bir dur...